Yine yol göründü bize düştük yollara ve geldik Gebze'ye. Tubitak MAM'dayım bugün. Güzel bir bilgilendirme toplantısı düzenlemiş Tubitak. Geçen sene de katılmıştım aynı toplantıya. Fakat bu sene hem katılım daha fazla hem de katılımcılar daha ilgili. Sorular daha bilinçli ve nokta vuruşlu. Demek ki artık firmalar, araştırmacılar bu destekleri daha yakından takip ediyor. Teşvikler konusunda güncel bilgileri almaya devam ediyoruz. Gebze'den selamlar sevgiler. Sağlıcakla kalınız.
Bu e-posta, Turkcell BlackBerry ile gönderilmiştir.
11/25/2010 05:43:00 ÖS
american academy of forensic sicences, cinayet, dava, her telden, intihar suicide, mermi, others, ronald opus, shotgun, silah, wikipedia
23 Mart 1994 yılında Ronald OPUS isimli bir kişinin cesedini inceleyen adli tabip adamın kafasına isabet etmiş olan bir mermi ile öldüğüne karar verdi. Olay ve adamın geride bıraktığı intihar notu incelenince merhumun 10 katlı bir binanın tepesinden intihar amacıyla atladığı ortaya çıktı. İlginç olan ise Ronald’ın atladıktan sonra tam da 9 kattan geçerken camdan dışarı doğru gelen bir merminin tesadüfen kafasına isabet etmiş olmasıydı. Daha da ilginç olan ise ne atlayanın ne de merminin çıktığı silahı ateşleyenin 8. katta bir koruma ağı olduğundan haberlerinin olmamasıydı. O gün pencereleri temizleyen görevliler tedbir olarak 8. kata bir koruma ağı germişlerdi. Dolayısı ile eğer Ronald’ın kafasına mermi isabet etmemiş olsaydı, Ronald ağa takılıp yere düşmeyeceği için ölmeyecekti yani intiharını başaramayacaktı.
Normalde 10. kattan atlayarak ölmek istemesine rağmen 9. katta kafasına gelen bir mermi ile ölmüş olması Ronald’ın intihar etmiş olması gerçeğini değiştirmeyecekti yani kafasından vurularak bir cinayete kurban gitmiş sayılmayacaktı. Fakat mademki yere düşmeyerek 8. katta takılıp kurtulacaktı, gel gör ki 9. kattan geçerken kafasından vurulmuştu bu durumda olaya cinayet gözüyle bakılmalıydı. Olay bu yönde araştırılınca 9. katta, tam da o anda yaşlı bir karı kocanın şiddetli bir şekilde tartışmakta olduğu ortaya çıktı. Adamın elinde bir silah vardı ve öfkeyle karısına doğrulttuğu silahın tetiğini çekmişti. Bu durumda her ne kadar adam hedef aldığı karısını ıskalamış olmasına rağmen o sırada düşmekte olan Ronald’ı pencerenin önünden geçerken kafasından vurmuş olduğu için olay bir cinayetti ve katil de yaşlı adamdı. İşin ilginci yaşlı adam da karısı da silahın her zaman boş durduğuna; yaşlı adamın zaman zaman karısını korkutmak amacıyla öfkeyle silahı çıkarıp salladığına son derece emindiler. Zaten yaşlı kadın da kocasının bu huyunu bildiğinden pek de aldırış etmezdi. Demek oluyordu ki silah yanlışlıkla doldurulmuştu, yani olay bir kazaydı.
11/24/2010 11:28:00 ÖÖ
demiryolları, england, fair, fuar, ingiltere, konferans, metro, raillife, taksim, turkey, visit
İngiltere demiryolları heyeti Türkiye'de. Bu etkinlik kapsamında İngiliz ve Türk demiryolu firmaları istanbul'da buluşuyor. Ev sahipliğini istanbul ulaşım'in yaptığı etkinliğin istanbul ayağı taksim metro girişinde devam ediyor. Taksim meydanının altındaki konferans salonundan selamlarımla...
Bu e-posta, Turkcell BlackBerry ile gönderilmiştir.
11/13/2010 02:40:00 ÖS
bahçe, belgesel, box, çipura, çuval, gardening, oğulmonk, patates, patato, sağlık, salça, sandık, sandıkta patates
Son iki grup sandık kalmıştı açmadığım. Sabırsızlıkla, büyük bir merakla bekliyordum buradaki patateslerimi çıkartmayı. Daha önce ilk grup sandığı
sabrım taştığı için acele edip erken devirmiştim bu nedenle beklediğim kadar ürün alamamıştım.
Tamam da bekle bekle nereye kadar? Gençlik geldi geçiyor, Ya Allah Bismillah deyip vardım sandıkların başına. Zaten vakti gelmiş olmalı ki artık yapraklar da sararmaya başlamış.
Yapraklarından çekip sökünce hemen toprak yüzeyinin altında gördüm kocaman bir patatesi. İyi dedim bu sefer oldu herhalde diyerek devirdim 3 sandığı da.
Bizim hanımla OğulMonk hemen üşüştü devrilen sandıkların içinden çıkan toprağın başına, bir çocuğun yere düşürdüğü lolipopa üşüşen karıncalar gibi. Sonra hep beraber eşeledik toprağı, bulduk patatesleri toprakta büyük bir keyifle…
11/02/2010 09:35:00 ÖS
acı biber, bahçe, ellepres, fide, filiz, gardening, hydroton, jiffy, kışlık marul, marul, patlıcan, şişen tablet, viyol
Bu hafta sonu bahçeyi tamamen temizledim. Bahçemde naneden başka dikili bir sebzem kalmadı. Sadece
sandıktaki patatesler ve
borudaki çileklerden direnen bir tanesi duruyor. Patatesler de bu hafta sonunu bekliyor gün yüzüne çıkmak için.
Bunlar bahçemden topladığım son ürünler.
Boşuna değil kendime seçtiğim lakabın BabaMonk olması.
Bende de var bir simetri takıntısı ama bu kadarı da fazla...
All Bean Maxwell wants is for the picture on his foyer wall to hang level. But will his dedication to the little details cause him to lose sight of the bigger picture?
Director: Michael Rutter
Writer: Michael Rutter
Ringling School of Art & Design, Sarasota, Florida
video hakkında bilgiler için
tıklayınız (IMDB).
Storyline
Noticing the center picture on his foyer wall is slightly off-kilter, perfectionist, Bean Maxwell, employs a series of methods to get it to hang level. A series of simple adjustments give way to adjustments on a much larger scale. As Maxwell inches the picture closer and closer, it comes with much sacrifice from the rest of his home.
Sayfamdaki yazılar kaynak gösterilerek ve bu sayfanın adresi verilerek kullanılabilir.
Sayfamda bazı yazılarımda bahsetmiş olduğum yöntemler kendi öğrendiklerimi, denediklerimi paylaşmak amacıyla yazılmıştır. Yapılan denemelerin sonuçları da yine burada paylaşılmaktadır. Tarif edilenlerin yanlış/eksik uygulanması, yazı dizilerinin tamamının okunmaması, vb herhangi bir nedenden dolayı istenmeyen sonuçlar elde edilmesi, beklenen sonucun elde edilememesi ve/veya karşılaşılabilecek herhangi bir zarardan dolayı sorumlu tutulamayacağımı bilgilerinize sunarım.
Kaynak belirterek ya da belirtmeden kullandığım yazılarımdan dolayı herhangi bir rahatsızlık duyan, haksızlığa uğradığını düşünen beni haberdar ettiği zaman ilgili yazıyı yeniden gözden geçireceğimi, şikayetinde haklıysa yazıda gerekli düzeltmeyi ivedilikle yapacağımı taahhüt ederim.
-=(RaideR)=-