İşyerindeki KüçükBahçem'izin ilk mahsülleri

FaceBook'da sanal olarak çiftçilik yapacağımıza birkaç arkadaş işyerimizdeki bahçenin bir kenarında doğal olarak bir şeyler yetiştirmeye çalışıyoruz. Hiç de fena gitmiyor hani; daha önceden de yazdığımız üzere birkaç çeşit domates ve biber, peppino, patlıcan, salatalık, susak, altın çilek, kabak, kavun gibi kolay yetişen sebzelerimiz var işyerindeki KüçükBahçem'izde.

Diğer bir seçenek olarak öğlen yemeğimizi yedikten sonra kalan vaktimizi ya yine bilgisayar başında ya da bir gölgede pinekleyip geyik muhabbeti çevirerek geçirecektik. Zaten gün boyu bilgisayar başında olduğumuzdan hiç olmazsa biraz toprakla uğraşıp bir yandan negatif enerjimizi toprağa aktarırken bir yandan da kendi kendimize bir şeyler yetiştirmiş olmanın hazzını alıyoruz. Ayrıca bahçede çalışırken de geyik muhabbeti yapmak mümkün, bundan da geri kalmıyoruz yani.

İş yerlerinde küçük de olsa böyle bir imkan veriliyor olmasının, çalışanların işini sahiplenmesine katkı sağladığına inanmaktayım.
Bir işyerine sadece "iş" için geliyor olmak bir müddet sonra monotonluğa, motivasyon eksikliğine ve neticesinde de verimsizliğe yol açacaktır. Bizler işyerimizin bize sağladığı en büyük sosyal aktivite olarak bahçenin bir kenarında kendimize bir yer açıp orada bir şeyler yetiştirmek suretiyle ertesi güne yönelik olarak bir beklentiye sahip olmaktayız; kariyer planlarımızın yanı sıra...
Domatesimizin, salatalığımızın çiçek açması, biberimizin büyümesi gibi... Biz bu işe başlarken, kıdemli çalışanlar olarak diğerlerine örnek olabiliriz mi diye de bir beklentimiz vardı. Yani yemekten sonra -Organize Sanayi Bölgesi'nde de gidecek başka bir yer olmadığından- avare avare gezinmenin, bir gölgede uyuklamanın ya da ısrarla bilgisayar başında oturmanın yanı sıra başka bir şeyler de yapılabileceğini göstermek istiyorduk. Sanırım başarılı da olduk, en azından biz 6-7 kişiyiz. Meraklı bazı arkadaşlarımız da biz bahçedeyken gelip "-Bu şaşkınlar ne yapıyorlar burada?" diye bakmak için bile olsa yemek sonrası rutinliğinin dışına çıkmış oluyorlar... Hatta daha çalışkan daha aktif olanları da "şunu şöyle yapın", "bu karıklar olmamış", "peppino dikeceğinize goji berry dikseydiniz", " bu kadar domates kime yetecek",  "benim kayınım da biber diktiydi" gibi söylemlerle bizlere destek veriyorlar eksik olmasınlar... Hiç yoktan iyidir; hiç olmazsa onlar için de yapacak bir iş, seyredecek birileri, takılacak bir konu çıkmış oluyor.


Gönüllü herkese çapamız, küreğimiz olmadı sulama hortumumuz var. Bağımsız çalışmak isteyene yerimiz de var. Yeter ki isteyen olsun...
Her neyse; sebzelerimiz büyümeye başladı. Geçen gün ilk salatalalığımızla açılışımızı yaptık. Öncü salatalıklardan kedi çükü kadar büyümüş olan bir tanesini törenle kopardık...


öptük, kokladık, test ettik bir anlamda....

testi geçince

tarla sahibi 5 kişi arasında beşe bölerek (bakınız: ağustos böceği - karınca hikayesi)

hep birlikte mideye gönderdik...

Emeklerimizin karşılığı olarak ilk ürünümüzü almış olduk böylece. Daha önce de yazdığım gibi, amaç kilo kilo sebze toplamak değil bir şeyleri kendi kendimize yetiştirebiliyor olmak. Gidilecek yere varmaktan değil o yolda olmaktan da haz alabilmek. Bahçede çapa yapmak, suyu karığın başından verince akışını seyretmek, şırıltısını dinlemek bile keyif!


Çalışırken oturduğum yerden arada bir dönüp de bahçeye bakmak bile keyif veriyor bana.

Biz bu işi hobi olarak yapıyoruz. Dolayısıyla hatalarımızla, yanlışlarımızla, olabildiği kadarıyla güzel. İş olarak, geçim kaynağı olarak yani profesyonel olarak çiftçilik yapmak elbette çok daha farklı. Zaten amacımız da bu değil; en azından şimdilik...

30 Haziran 2011 itibari ile bahçemiz
... to be continued.

0 yorum:

Benzer Yazılar

Sayfamdaki yazılar kaynak gösterilerek ve bu sayfanın adresi verilerek kullanılabilir.

Sayfamda bazı yazılarımda bahsetmiş olduğum yöntemler kendi öğrendiklerimi, denediklerimi paylaşmak amacıyla yazılmıştır. Yapılan denemelerin sonuçları da yine burada paylaşılmaktadır. Tarif edilenlerin yanlış/eksik uygulanması, yazı dizilerinin tamamının okunmaması, vb herhangi bir nedenden dolayı istenmeyen sonuçlar elde edilmesi, beklenen sonucun elde edilememesi ve/veya karşılaşılabilecek herhangi bir zarardan dolayı sorumlu tutulamayacağımı bilgilerinize sunarım.

Kaynak belirterek ya da belirtmeden kullandığım yazılarımdan dolayı herhangi bir rahatsızlık duyan, haksızlığa uğradığını düşünen beni haberdar ettiği zaman ilgili yazıyı yeniden gözden geçireceğimi, şikayetinde haklıysa yazıda gerekli düzeltmeyi ivedilikle yapacağımı taahhüt ederim.
-=(RaideR)=-